Ana Sayfa Tatlı Su Balıkları Diskuslar

Diskuslar

949
0

PDF Yazdır E-posta
Üye Değerlendirme: / 36
Kötüİyi
Amazon yerlilerinin kutsal yüzlü balıkları (CABEÇA AZUL) veya biz hobicilerin kral balıklar diye adlandırdığımız bu muhteşem yaratıklar, akvaryum dünyasında özel bir yere sahiptirler.

Günümüzde akvaryum dünyasının en haklı şöhretine sahip diskuslar hakkında düzinelerce kitaba rastlayabilirsiniz. Artık özel diskus ürünlerine bile raflarda rastlamak mümkün. Diskus kulüpleri, diskus magazinleri, diskus yemleri, ilaçları hatta t-shirtleri bile var.

Bu makaleyi diskusları bütün yönleriyle anlatan bir makale olarak görmeyin, bunun için bir kitap yazılması gerekir. Aslında bu, diskus bakıcılarının, bu balıkların ne kadar enteresan, mistik bir tür olduğunu açıklamalarını içerir.

Diskus meraklıları, besleyicileri ve satıcıları arasında “özel bir dil” oluşmuştur. Ayrıca bir başka şaşkınlık yaratan olay da bu kadar fazla diskus çeşit ve sınıfının varolmasıdır. Bu nedenle gerekli bilgi ve çeşitlere göre özelliklerin belirlenmesi gerekir. Bununla birlikte ışıkla ilgili sorun halledilebilirse, sır çözülebilir. Diskuslarda başarıya ulaşmak için yapmanız gereken sıradışı hiçbir şey yoktur. Diskuslar doğada çok zeki balıklardır, sürüler halinde yaşarlar ve çok doğurgan amazon balıklarıdır. Akvaryumcular tarafından bu tür ile ilgili yapılan yanlışların başında, bu doğal ortamlarının sağlanamıyor oluşu geliri ancak bu balıkların yaşadığı doğal ortam sağlanabilirse başarı sağlanabilir.Gün boyunca onları tok tutabilecek gıdalar seçilmelidir. Kendi sistemleri içerisindeki hastalık yaratıcı organizmalarla savaş yeteneklerini sağlayacak olan ve onları hastalıklardan, stresten uzak bir ortam yaratılmalıdır.
Diskusların dünyasına girmeye karar veren hobicilerin ilk sorunu bu kadar fazla çeşit rasından hangisini seçeceğidir. Doğal ortamda Symphysodan aequifasciata ve Symphysodan discus olmak üzere iki yür bulunmaktadır. Bu iki tür ayrıca kendi içlerinde birçok kola ayrılmıştır. Birçok taxonomistler (yaşayan türlerin birbirleriyle ilişkilerini inceleyen ve onları sınıflandıran kimseler) Symphysodan aequifasciata türünün genelde çok az farklılıklar gösterdiğini belirlemiştir. Kahverengi discus (Symphysodan a-axelrodi), Mavi discus (Symphysodan a-haraldi) ve Yeşil discus (Symphysodan a-aequifasciata) doğal ortamda serbestçe melezleşebilir ve beirli bir formdan daha fazla şekilde ortaya çıkabilir. Bu aynı mekanlarda bulunma niteliği ve üreme sımırlarının olmayışı melezleşme nesillerinin döllenmesinde verimlidir. Klasik türlerin hepsi “Symphysodan aequifasciata” olarak adlandırılabilir.

Gerçek discus ya da Heckel discus (ilk discusun bulunması ile isimlendirilmiştir) görüntü olarak fazla farklılık gösteremez. Vücut boyunca merkeze doğru ilerleyen siyah çizgiler, kuyruk ve göz etrafında da belirgin olarak görülebilir. Bu balıklar bazen Symphysodan aequifasciata’larla birlikte aynı yerde görülebilir. Sonuçta doğal olarak oluşan merkezler, aynı doğal ortamda, aynı çevreyi paylaşırlar. Aslında bugünkü diskusların çoğu Heckel kanı taşımaktadır.

İktiyologların da onaykadığı gibi aslında tüm discusların ortak adı Symphysodan discustur (Heckel’in 1840’ta belirttiği gibi). Bu isim 1903’te Pellegrinin tanımladığı “aequifasciata” isminin önüne geçmelidir.

“Turkuaz” discuslar özel olarak mavi ve/veya kırmızı renklerin egemenliğinde akvaryumda üretilmiş discus türleridir. “Mavi-turkuaz” deyimi genelde mavi, “Kırmızı turkuaz” terimi kızıl kahverengi ile parlak kırmızı renkleri tanımlar. Tabiki bu kalıplara uymayan çeşitler de bulunabilir. Joe qarqas blue turkuaz discus gibi. İsimlerndirmelerde bazı terimler de belirsizdir. Mesela parlak yeşildisk veya parıldayan mavidisk gibi. Bu kelimelerin çoğu yabancı kelimelerden çevrilmiştir. Alman yetiştiricilerin birçoğu parıltı veya parıldayan kelimelerini çok kullanırlar. Tabiki bu sıfatlar balığın temel rengini ifade etmez. Türlerde spesifik renkler “cobalt” ve “gökmavi”dir ve belirginliği ifade ederken ikileme düşülebilir. Örneğin; Mr.Lo Wing Yat’ın mavi diamond türünde gövdedeki bandlar yok gibidir, renkler yüksek kontrastlı, turkuaz mavidir. Gr. Edvard Schmid Focke ise bu türü anlatırken parlak mavi veya yoğun parlak mavi sıfatını kullanmıştır. Dolayısıyla yetiştiricilerin balıklarına taktığı isimler karışıklık yaratabilir. Yetiştiriciler kullndıkları teknikler hakkında bilgi vermek istemezler. Genel olarak aynı türü aynı özelliklerde üretmek te imkansızdır. Birçok yavru ebeveynlere benzemeyebilir.

Diğer akvaryum balıklarına nazaran diskuslarda, üretici ve dağıtıcılar konusunda bazı problemler yaşayabilirsiniz. Diskusun istenilen özellik ve kalitesi arttıkça, üretici bu isteği karşılayamayabilir. Bazı nalıkların diğerlerinden üstün olduğu kesindir, tabi ki en iyisi pahalı olacaktır. Diskus temin edebileceğiniz ilk kaynağınız yerel akvaryumculardır. Birçok dükkan üretici ve ihracatçılarla temas içindedir. Eğer akvaryumcunuz bunu size sağlayabiliyorsa, yakınınızdaki bir yerden almak avantajlıdır. Mereklıları veye yetiştiricileri ile buralarda karşılaşmanız muhtemeldir. Böyle gruplar içerisinde diskuslar hakkında bilgi alabilir, güvenilir ve gerçek bilgilere sahip olabilir, hatta diskuslrın kalitesini tartışabilirsiniz.

Bu hobi organizasyonları, uluslararası gruplar tarafından da gerçekleştirilmektedir. International Discus Association ya da North America Discus Society bunlardan birkaçıdır. Bu organizasyonlar yeni başlayanlara yardım etmek, özel türlerin buunması, diskus kültürünü yaygınlaştırmak için, sizlere yardım etmekten kaçınmayacaklardır. Sizin tarafınızdan belirli bir türün ilginizi çekmesi ve çeşitlerin ilginçliği ile seçme işlemlerine başlamış sayılırsınız. Eğer bir üreticiden diskus siparişinde bulunduysanız, o dağıtıcınız güvenilirliği ve referanslarına inanıyor olmalısınız. Yeni başlayanlar için 5 cm veya daha büyük bir diskus siparişi düşnülmelidir. Mümkün olduğunca düzensiz pullar, ağız tarafındaki kusurlar gibi olunsuzluklardan kaçınılmalıdır. Çünkü bu, sizin bu işe başlarken ilk adımınız ve mükemmel olmalıdır.

Akvaryumcularda genelde her büyüklükte diskus bulunur. Siz sadece 5 cm veye daha küçük boyutta dağıtımını yapanlardan kaçının. Diskuslar 7,5 cm’ye geldiklerinde, görüntüleri için gerekli olan kısmı eksiksiz tamamlamış demektir.

Diskusun gözleri berrak olamlı, bakıcısı yaklaştığında yemek için atılmalıdır. Çok aç oldukları zaman alınlarındaki yatay band çizgisi yerini kafa iskeletinin şekline bırakır. Dışkısı siyah, beyaz değil, yapışkanımsı olmalıdır. Soluma her iki solungaçtan ve saniyede bir kez atmalıdır. Eğer solungaçlardan biri çalışıyorsa, bu gill fluke (Dactylogyrus) denilen bir tür solungaç paraziti hastalığına işarettir. Derisi koyu renkli, lekeli ve buğulu bir görüntüde olmamalıdır.

Genel olarak bir diskus orta kahverengi renkte, bazı mavi çizgilerden oluşur. Gözünün çevresinde ve “caudal peduncle” çevresi koyu renkli bir bantla çevrilidir. Geriye kalan diğer 7 band şekli diskusunuz hakkında bize bilgi verebilir. Bantlarda olağan dışı bir görüntü balığınızın hasta olduğuna işarettir. Eğer akvaryumunuz yeteri kadar aydınlığa sahi değilse, diskusarınızı orjinal renkte görebilmeniz için, yeterli ışık kaynağını 45* lik bir açıyla yerleştirmeniz gerekmektedir. Yeni başlayanlar, parlak mavi, küçük boyutta, parıldayan kırmızı gözlü yetişkinlerden kaçınmalıdır.

Hormon uygulanmış diskuslar, yetişkin görünümünde olabilirler hatta bu onların tecrübesiz birine satılmasını kolaylaştırabilir. Hormonlar bu diskuusn geleceğini ve doğurganlığını kötü yönde etkileyecektir. Hormonlar mavi rengi belirginleştirmek için kullanılır. Bu kırmızı renklerde diyet kullanılarak ya da su kimyası ile doğal olarak elde edilebilir.

Bazı genç balıkların doğuştan kırmızı irise sahip olduğu görülmektedir. Bu tamamen genetiktir. Fakat bir uyarıda bulunmalıyız, genç diskus bu renge çok kolay sahip olabildiği kadar, bir o kadar da bunu çabuk kaybedebilir. Anne-babası veya diğer soyundakileri izleme imkanı eğer varsa, balığın bu konuda izleyeceği aşamalar önceden bilinebilir.

Sert ve alkaline sularda yetiştirilmiş diskusları satın almaktan kaçının. Sert sular erkek diskusun sperm yollarında kalsiyum atıklarının oluşmasına yol açar ve üremeyi kısmi olarak ya da tamamen engelleyebilir. Ph derecesi normalin üzerinde olan sularda yetiştirilen diskuslar yavaş büyür, besinleri faydalı bir şekilde kullanamazlar. Besinlerin eksikliği hastalıklara yol açabilir ve yeni ortamlara alışmasında zorluk yaratabilir. Doğal su koşulları sağlanmadığında hastalık problemlerinin oluşumu hatta diskusunuzu kaybetmeye varan sorunlarla karşılaşabilirsiniz. Diskus alırken diğer dikkat etmeniz gereken husus kaç tane diskus alacağımız ve bu grup içinden hangisinin seçeceğimizdir. Diskuslar “cichlid” familyasındandır ve tam olarak büyüdüklerinde 17,8-20,3 cm olurlar. Dişi diskuslar yaklaşık 17 cm’yi geçmez ve 1/3 kadar daha küçük olurlar. Dişiler ilk döllenme başlayıncaya kadar büyümeye devam ederler ve 10 aylıkken ilk yumurtalarını bırakabilirler.

11-12 ay en ideal süreçtir. Dişi ne kadar iri olursa, o kadar fazla yumurta bırakır. Erkek diskus çok küçük olduğu zaman yeterli sperm salgılayamaz. Bir balık için 30 litre kadar su yeterli olacaktır. Akvaryumun temizliği kısmi su değişimleriyle sağlanabilir. Eğer ufak balıklar ve faydalı olmayacak türlere sahipseniz akvaryumunuzu dört katögeriye bölmeniz gerekmektedir.

  1. Kategori; ufak ve verimsizler,
  2. Kategori; 2 tane en iri ve güzel renkli balıklar,
  3. Kategori; en küçük 2 dişi,
  4. Kategori; 2 tane orta boy.

Aslında güvenilir üretici ve dağıtıcılar zaten verimsiz olanları ayırır. 10-15 cm kategorisindeki diskuslar en ideal renk ve vücut formuna sahip olanlardır ve çiftleşmeleri de bir o kadar elverişlidir. Renkleri daha belirgin, daha iri, besili, güçlü yüzgeçlere sahip yavrular dünyaya getirmek için idealdirler.

Böyle balıklr tabi ki diğerlerine nazaran biraz daha pahalıdırlar. Bu balıklar damızlık olarak kullanılır, çiftleşme gerçekleştikten sonra bu balıklar daha sonraki üreimler için ayrılırlar. Üreme yönünden zengin çiftler astronomik rakamlara alıcı bulabilir. Bu türlere akvaryumcularda rastlamak pek münkün değildir.

Yeni başlayanlar için vahşi olarak avlanmış diskusların satın alımı sorun yaratbilir. Baz türler düşük miktarda da olsa iç organlarında veya solungaçlarında parazit taşıyabilir. Vahşi bir diskus yakalanması ve nakliye işlemleri sorun yaratabilir ve bu durum da patojenlerin üremesi için elverişlidir. Akvaryumda yetiştirilen diskuslar daha az sinirli ve aceleci değildir. Davranış şekilleri ve yetenekleri, genç diskusların akvaryumda yetiştirilmesine bağlo olarak değişebilir. 1991-1992 kış sezonunda, en son 1986’da görülen “diskus plaque” sendromu tekrar Brezilya’da ortaya çıkmıştı ve birçok diskusun ölümüne sebep olmuştu. Bunun bir daha nüksetmesini tabiki kimse istemez. Bir dahaki sayıda görüşmek üzere tüm diskus hobicilerine başarılar.